top of page

KORKU KONTROL EDİCİ,SEVGİ YAPICIDIR

Güncelleme tarihi: 19 Nis 2023


Bu cümlenin üzerinde biraz daha düşününce hayatımızın birçok alanına dokunuyor. Özellikle çalışma hayatımda ailelerle yaptığım görüşmelerde yardımcı olmuştur. Çünkü toplum olarak korkuyu fazlaca kullanıyoruz anne-babamızı, eşimizi, çocuklarımızı, sevgilimizi ya da bazen arkadaşlarımızı bile korkutarak etkilemeye çalışmışızdır. Karşı taraftan da aynı şeyleri görmüş olabiliriz. Bu durumu farketmeden yaşıyoruz çünkü korku kültürümüzde bebeklik döneminden başlayarak işleniyor. "Yemek yemezsen polis gelir götürür", “şunu yapmazsan seni bırakır giderim" ve daha birçoklarını mutlaka duymuşuzdur. Büyüyünce de işler değişmez meslek seçerken bile gelecekte aç kalırsın iş bulamazsın diyerek korkutarak ebeveynler gençleri kendi istedikleri mesleklere yönlendirirler. Tabiki böyle büyüyen çocuklar da ebeveyn olduklarında aynısını çocuklarına yapma eğiliminde oluyorlar. İşte bu zinciri bir noktada kırıp çocuklarımızın davranışlarını kolay, geçinci ve işlevsel olmayan korku yerine sevgi ile yönlendirmeye çalışmak daha doğru olacaktır. Korku çocuklarını karar verme kapasitesini, özgüvenini ve size olan saygısını zedeleyebilir. Sevgi ise tam tersi bir bilinç yapısı oluşturur.

Sevgi ve saygı gösterdiğinizde korku ortadan kalkacak, doğal olarak gerginlik ve özgüvensizlik ortadan kalkar. Korkutulmayan çocuklar daha rahat, özgüvenli ve doğal olarak başarılı oluyorlar. Tabi ki başarının tek kuralı bu değil ama başarı üzerinde çok etkisi olduğunu düşünüyorum.

Ne istediğini bilen, yaptığı seçimlerin sonuçlarını tahmin edip sorumluluk alabilen, dolayısıyla hayatta daha başarılı ve mutlu olmayı bilen çocuklar yetişmesini sağlayacaktır. Peki bunu nasıl sağlayabiliriz? Öncelikle dinlemeyi öğrenmelisiniz. Karşıdakinin isteklerini ya da ihtiyaçlarını anlamanız için dinlemeyi öğrenmelisiniz. Yargılamadan, öğüt vermeden, küçük görmeden ve empati kurarak dinlemelisiniz. Yemek istemiyorsa sağlığı çerçevesinde saygı duyun küçük oyunlarla biraz daha yedirebilirsiniz ama kimseyle ya da hiçbirşeyle korkutmayın ama yememeyi seçiyorsa sonuçlarına katlanarak zamansız yemek yemesine izin vermeyeceğinizi bilmeli ve buna uymalısınız. Sınırlarınız olsun çok nadir bu sınırları esnetin ama kaldırmayın. Davranışının sonucunu açıklayın yapabileceği seçimleri ona bırakın seçmeyi ve sorumluluk almayı öğrensin. Korkutursanız, korku faktörü ortadan kalktığında aynı davranışa devam eder. Şuna emin olun ki çocuğunuz sizden ne gördüyse onu yapacaktır. Küçük olmalarına rağmen birçok şeyin farkındadırlar. Rol taklidinde de ustadırlar çünkü öğrenmek için buna ihtiyaçları vardır. Bu yüzden çocuklarımıza sorunlarını korkutarak, eleştirerek, alay ederek çözen bireyler değil sevgi ve empati ile çözen insanlar olarak yetiştirmeliyiz.


Yazan: Çocuk ve Ergen Gelişim Uzmanı Psikolog ARMAN DEMİRCİ

13 görüntüleme0 yorum
bottom of page